Kansuk İlaç Yönetim Kurulu Başkanı F.A. Tolga Sözen ve Yönetim Kurulu Başkan Vekili Sibel Sözen:
“Kansuk İlaç olarak, ilaç sektöründeki 60 yılı aşkın deneyimimizi ve köklü kalite anlayışımızı, takviye edici gıda sektörüne taşıyoruz.”
Kansuk İlaç Yönetim Kurulu Başkanı F.A. Tolga Sözen ve Yönetim Kurulu Başkan Vekili Sibel Sözen ile Kansuk İlaç’ın 2025 hedeflerini konuştuk:
YÖNETİM KURULU BAŞKAN VEKİLİ SİBEL SÖZEN

2025 yılı şirket hedefleriniz nelerdir?
2025 yılında stratejik bir plan doğrultusunda büyümeyi hedeflemekteyiz. Bu doğrultuda yeni ilaç geliştirme süreçlerine yatırım yapmayı planlıyoruz. Yine bu doğrultuda kaliteli ve etkin üretim için mevcut üretim tesisinde iyileştirmeler yapıyoruz. Makine ve ekipman yatırımlarımız devam ediyor. Sanayi Bakanlığı yatırım teşvik belgemiz yenilendi. GMP standartlarına tam uyum sağlayarak güvenirliği arttırmak, daha kaliteli hizmet ve ürün sunmak, müşteri memnuniyetini artırmak önceliklerimiz arasında. Ayrıca hedef pazarları iyi analiz ederek daha etkili satış ve pazarlama stratejisi geliştirip mevcut satış ekiplerimizi bu doğrultuda genişletiyoruz.
Kansuk markasının bilinirliğini arttırmak ve sürdürülebilirliği sağlamak için yaptığınız çalışmalar nelerdir?
Bu doğrultuda konusunda uzman ve deneyimli arkadaşlardan oluşan kadromuz bizim en büyük avantajımız. Uzman ekiplerimiz yüksek kaliteli ürünler geliştirerek hem markanın öne çıkmasını sağlamakta hem de niş pazarlara üretim yaparak rekabeti minimuma indirerek kârlı ve sürdürülebilir iş modeli ortaya çıkmasını sağlamaktadır. Bu doğrultuda kariyer planlamasına çok önem veriyoruz. Uzun yıllar önce şirkete uzman yardımcısı pozisyonunda başlamış olan arkadaşlarımız bugün departman müdürü ve direktör pozisyonlarını doldurmaktadır. Tüm bu faktörler şirketin sürdürülebilirliğine hizmet etmektedir.
Kansuk İlaç, Türkiye’nin ilk sanayi kuruluşlarından biri olmanın yanı sıra hâlâ bir aile şirketi olma özelliğini korumaktadır. Uzun yıllar bizimle birlikte olan çalışma arkadaşlarımız da bu ailenin bir üyesi konumundadır. Bizi diğer firmalardan ayıran en belirgin özelliğimizin bu olduğunu düşünüyorum.
YÖNETİM KURULU BAŞKANI F.A. TOLGA SÖZEN

Kansuk, geçtiğimiz yılı nasıl geçirdi?
Herhalde iş hayatında en zorlandığım yıl 2024 oldu. TL bazında artan maliyetlere karşılık dövizin enflasyon oranında artmaması bizi kârlılıkta çok sıkıştırdı. İş gücü arzındaki sıkıntı işgücü maliyetlerinin daha da artmasına yol açtı. Buna rağmen iş gücü eksikliğinden üretimlerde kapasite kullanım oranımız %70’lerde kaldı. Birçok ihracat siparişini geri çevirmek zorunda kaldık. Kredi maliyetlerinin yüksek olması ve uzun vadeli kredi bulunmaması bu maliyetleri bertaraf etmemizi sağlayacak otomasyon yatırımlarına izin vermedi. Bu ekonomik zorluklar karşısında rekabet te çıldırdı. Bir de bunların üstüne MDR çalışmalarının da binmesi ile birlikte su kaynatma noktasına geldim.
2024 yılının ikinci yarısında yoğun çalışmalarımız sonucunda pozisyon değiştirme kararı aldık ve buna göre hazırlık yaptık. Uzun bir süredir kurumsallaşma konusunda verdiğimiz çabalar da sonuçlarını vermeye başladı. Geniş tecrübe ve kabiliyete sahip ekibimizle birlikte 2025’e iyi hazırlandığımızı düşünüyorum.
ÜRETİM VE AR-GE OPERASYONLARI DİREKTÖRÜ FATİH YILMAZ

Kansuk İlaç’ın ürünleri, sağlık sektöründe nasıl bir fark yaratıyor?
İmalatını yaptığımız ürünler, Türkiye’de yalnızca Kansuk İlaç tarafından üretilmektedir. İlaç ve tıbbi cihaz sektöründe gerçekleştirdiğimiz üretim faaliyetleriyle, ülkemizin dışa bağımlılığını azaltmayı hedefliyoruz. Aynı zamanda, güvenli üretim teknolojilerinin geliştirilmesi için tüm kaynaklarımızı seferber ederek, yenilikçi ve kaliteli çözümler sunmak için çalışıyoruz. Deneyimli ekibimizle birlikte, ‘Sağlık için güvenilir çözümler’ üretmeye devam ediyor, toplumun sağlık ihtiyaçlarına en iyi şekilde cevap vermeyi amaçlıyoruz
2025 yılında üretimini hedeflediğiniz ürünler nelerdir?
Kansuk İlaç, uzun yıllardır müşteri ihtiyaçlarını karşılamak ve sağlık alanında yenilikçi çözümler sunmak amacıyla Ar-Ge çalışmalarına büyük önem vermektedir. Son dönemde Ar-Ge departmanımızın genişlemesiyle birlikte birçok projeyi aynı anda yürütme imkânı bulduk. Bu projelerde önceliğimiz, yıllardır üretimini gerçekleştirdiğimiz ve tüketicilerin kalbinde özel bir yere sahip olan Kanzuk Pastil’in geliştirilmesidir. Kanzuk Pastil, nostaljik değeri ve güvenilirliğiyle hem eski nesiller hem de yeni nesiller tarafından sevilerek tüketilen bir ürün olarak, Ar-Ge çalışmalarımızın merkezinde yer alıyor. Bu değerli ürünü daha da ileri taşımak ve modern tüketici beklentilerine uygun hale getirmek için tüm enerjimizi ve kaynaklarımızı kullanıyoruz.

Kanzuk Pastil, soğuk algınlığı, alerjik reaksiyonlar, ağız kuruluğu, hafif öksürükler ve minör boğaz irritasyonlarına karşı geçici rahatlık sağlamasıyla bilinir. Diğer boğaz pastillerinden farklı olarak, ağız içinde uzun süre erimeden kalır ve gün boyu etkili olur. Ayrıca, bilinen mentol etkisinin yanı sıra farklı aromalarla da kullanıcılarımıza sunmak üzere geliştirme çalışmalarımız sürmektedir. Bildiğiniz gibi, uzun yıllardır üretimini yaptığımız beşeri ilaçlarımız arasında, dehidrasyon tedavisinde etkin şekilde kullanılan ORS (Oral Rehydration Salts) ürünümüz de bulunmaktadır. Şimdi, bu ürünümüzü takviye edici gıda formatında geliştirmek üzere yeni bir projeye başlıyoruz. Yeni ürünümüz, elektrolit dengesini sağlamak, uzun yolculuklar sonrası yorgunluk hissini azaltmak ve egzersiz gibi yoğun fiziksel aktivitelerden sonra vücudu hızla takviye etmek amacıyla en hızlı ve etkili çözüm sunacak. Ayrıca, limon, elma, portakal ve ahududu gibi lezzetli aromalarla kullanıcılarımıza keyifli bir deneyim sunmayı hedefliyoruz.


Kansuk İlaç, takviye edici gıda sektöründe nasıl bir fark yaratmayı hedefliyor?
64 yıllık İlaç ve Tıbbi Cihaz üretim ve kalite anlayışımızı, Takviye edici gıda sektöründe öncülük edecek şekilde değerlendirmek istiyoruz. Kullanıcılarımıza en yüksek kalitede ürün sağlamak birincil önceliğimiz olacaktır. Yeni ve faydalı ürünlerimiz ile sektörde fark yaratmak için tüm gayretimizle çalışmaya devam edeceğiz.
KALİTE OPERASYONLARI DİREKTÖRÜ ZEYNEP YILDIRAN ÖZTÜRK

Firmanızda kalite süreçleri nasıl yapılandırılmış durumda?
2024 yılında dikey organizasyonel değişimle birlikte Kalite Güvence, Kalite Kontrol ve Mikrobiyoloji birimleri doğrudan Kalite Operasyonları Direktörlüğü altında toplandı. Bu yapılanma sayesinde süreçleri daha bütünleşik hale getirip, toplam kalite yönetimini ve sürdürülebilirliği daha etkin ve standardize bir şekilde yürütmeyi hedefliyoruz.
Son bir yılda Türkiye ve dünya ekonomisinde yaşanan gelişmeler, kalite süreçlerinizi nasıl etkiledi? Bu zorluklarla nasıl başa çıktınız?
Son bir yılda küresel enflasyon, döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve tedarik zincirindeki aksaklıklar, ilaç ve tıbbi cihaz üretiminde kalite yönetimi açısından önemli zorluklar yarattı. Özellikle hammadde tedariğinde artan maliyetler ve tedarik sürelerindeki belirsizlikler, kalite süreçlerinde daha proaktif bir yaklaşımı zorunlu hale getirdi. Bu süreçleri yönetebilmek için tedarikçi denetimlerini artırdık, alternatif kaynakları devreye alarak kalite standartlarımızdan ödün vermeden üretim sürekliliğini sağladık. Aynı zamanda, kalite kontrol ve mikrobiyoloji süreçlerimizi daha sıkı takip ederek, ürün güvenliğini ve etkinliğini en üst düzeyde tutmaya devam ediyoruz.
Kansuk İlaç olarak OTC pazarına girmeyi planlıyorsunuz. Bu kararın arkasındaki stratejik kalite hedefleriniz nelerdir?
OTC pazarına girişimiz, tüketiciye doğrudan ulaşan ürünlerimizin kalite standartlarını en üst seviyede tutmayı gerektiriyor. OTC ürünlerinde tüketici güvenliği, kullanım kolaylığı ve raf stabilitesi büyük önem taşıyor. Bu doğrultuda, ürün geliştirme süreçlerimizde stabilite testleri ve ambalaj kalitesine daha fazla odaklanıyoruz. Ayrıca, müşteri geri bildirim mekanizmalarını güçlendirerek, kalite yönetim süreçlerimizi tüketici ihtiyaçlarına göre şekillendirmeyi hedefliyoruz.
OTC ürünleri, reçeteli ilaçlara kıyasla farklı kalite ve regülasyon gerekliliklerine tabi. Bu yeni pazarda kalite süreçlerinizde nasıl bir dönüşüm planlıyorsunuz?
Günümüzde, OTC sektörü ürün çeşitliliği açısından oldukça geniş bir alana yayılmış durumda olmasına rağmen bu sektördeki üretici firmaların kalite ve güvenilirlik standartları konusunda net bir kılavuzun bulunmaması ve bu standartlara ciddi uyan firmaların sayısının az olması, hem şirketlerin hem de tüketicilerin karşılaştığı zorlukları artırıyor. Türkiye’deki OTC pazarının daha iyi bir konuma gelmesi ve ihracat için diğer ülkelerin de daha fazla güvenebileceği ve dünya standartlarında üretim yapan firmalar haline gelmesi için bakanlığın bu konuda daha fazla denetim ve standartlar getirmesi gerekmektedir. Kalite yönetim sistemimizde hem beşeri tıbbi ürünler hem de tıbbi cihazlar için geçerli olan regülasyonlara tam uyum sağlayacak şekilde çift yönlü bir entegrasyon süreci yürütüyoruz. MDR (Tıbbi Cihaz Regülasyonu) kapsamında teknik dosya ve kalite yönetim sistemi güncellemelerimizi sürdürürken, beşeri tıbbi ürünlerde GMP ve farmakovijilans gerekliliklerine tam uyum sağlıyoruz. Bu nedenle OTC ürünlerinin güvenlik ve kalite süreçlerinde iddialıyız.
Dijitalleşme ve kalite yönetimi açısından OTC alanında nasıl bir strateji izleyeceksiniz?
Şu an kalite süreçlerimizde kapsamlı bir dijitalleşme sürecine girmemiş olsak da, özellikle OTC alanında veri yönetimi ve süreç izlenebilirliğini artırmak için çeşitli optimizasyonlar yapmayı planlıyoruz. Gelecekte, kalite kontrol ve kalite güvence süreçlerinde dijital veri analizi, yapay zeka kullanımlı hata tespiti ve otomatik izleme sistemlerine yatırım yaparak, kalite süreçlerimizi daha etkin hale getirmeyi hedefliyoruz.
OTC ürünlerinde hem iç pazar hem de ihracat açısından büyük fırsatlar bulunuyor. Kalite operasyonları perspektifinden bu yeni segmentte nasıl bir büyüme stratejisi izleyeceksiniz?
Günümüzde rekabetin ana hedefi müşteridir. Kalite, müşteri isteklerinin tatmini, operasyon performansının iyileştirilmesi ve maliyetlerin düşürülmesi amacı ile kullanılan stratejik bir araçtır. Geleneksel anlayış çerçevesinde kalite pahalıdır. Günümüzde bu yaklaşım önemini yitirmiştir. Kalitenin maliyet düşürücü ve verimliliği artırıcı olduğu tespit edilmiş ve rekabet ortamında, rekabet üstünlüğü sağlama amacı kalitenin önemini daha da artırmıştır. Bu nedenle Kansuk’ta verimliliği arttırıcı kalite stratejisi ile ilerliyoruz. Özellikle OTC alanında, tüketici odaklı ürünlerin kalite gereklilikleri doğrultusunda daha hızlı ve esnek bir kalite yönetimi sağlamayı planlıyoruz.
MALİ VE TİCARİ OPERASYONLAR DİREKTÖRÜ ONUR TETİK

Son bir yılda Türkiye ve dünya ekonomisinde yaşanan gelişmeler, lojistik süreçlerinizi nasıl etkiledi? Bu zorluklarla nasıl başa çıktınız?
Son bir yılda küresel enflasyon, döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve tedarik zincirinde yaşanan aksaklıklar, lojistik süreçlerimizi önemli ölçüde etkiledi. Özellikle hammadde tedarikinde artan maliyetler ve ulaşım giderlerindeki yükseliş, operasyonel planlamalarımızda esneklik gerektirdi. Bu süreci yönetebilmek için alternatif tedarikçi ağlarını güçlendirdik, stok yönetimimizi optimize ettik ve maliyetleri kontrol altında tutabilmek adına lojistik süreçlerimizde verimlilik artırıcı çözümlere daha fazla yatırım yaptık.
Kansuk İlaç olarak OTC pazarına girmeyi planlıyorsunuz. Bu kararın arkasındaki stratejik hedefler nelerdir ve lojistik açısından nasıl bir dönüşüm gerektiriyor?
Kansuk İlaç olarak, OTC pazarına girişimizi stratejik bir büyüme adımı olarak görüyoruz. OTC ürünleri, doğrudan tüketiciye ulaşan ve geniş dağıtım ağı gerektiren bir segment. Bu nedenle, daha yaygın bir dağıtım ağı oluşturmak, eczane ve perakende noktalarına hızlı erişim sağlamak ve stok yönetimini daha çevik hale getirmek için lojistik altyapımızı güçlendirmeyi planlıyoruz. Aynı zamanda, tedarik zincirimizi OTC ürünlerinin daha hızlı sirkülasyonuna uygun şekilde optimize ediyoruz.
OTC ürünleri, reçeteli ilaçlara kıyasla farklı bir tedarik ve dağıtım süreci gerektiriyor. Bu yeni pazarda müşteri taleplerine hızlı ve etkin yanıt verebilmek için lojistik altyapınızda ne gibi değişiklikler yapmayı planlıyorsunuz?
OTC pazarında müşteri talepleri çok daha dinamik ve hızlı değişkenlik gösteriyor. Bu nedenle, sipariş yönetimini daha esnek hale getirebilmek ve depo yönetim sistemlerimizi daha hızlı sevkiyata uygun hale getirmek için otomasyon ve dijitalleşmeye ağırlık veriyoruz. Eczaneler ve zincir marketler gibi satış noktalarına hızlı erişim sağlamak için yeni iş ortaklıkları geliştirmeyi planlıyoruz. OTC ürünlerinde müşteri memnuniyeti ve geri bildirimler büyük önem taşıyor. Bu nedenle, müşteri hizmetleri ekibimizi genişleterek daha etkin hale getirmeyi hedefliyoruz. Ayrıca, sipariş takibi, iade süreçleri ve tüketici bilgilendirme hizmetleri konusunda daha hızlı çözümler sunmayı planlıyoruz.
Dijitalleşme ve e-ticaretin yükselişi, OTC pazarında önemli bir faktör haline geldi. Bilgi işlem ve veri analitiği süreçlerinizi nasıl geliştirmeyi düşünüyorsunuz? Online satış ve sipariş yönetimi konularında nasıl bir yol haritanız var?
E-ticaret ve online sipariş sistemleri, OTC pazarının önemli bir parçası haline geldi. Bu nedenle, bilgi işlem süreçlerimizi daha entegre hale getirmek için mevcut ERP sistemimiz ve veri analitiği araçlarında geliştirmeler yapmayı planlıyoruz. Eczaneler ve online satış platformlarıyla entegrasyonu hızlandırarak sipariş süreçlerini daha akıcı hale getirmek öncelikli hedeflerimiz arasında. Aynı zamanda, tüketici trendlerini analiz edebilmek için büyük veri analitiği çözümleri kullanarak pazar talebini daha iyi anlamayı ve tedarik zincirimizi buna göre optimize etmeyi amaçlıyoruz.
OTC ürünlerinde hem iç pazar hem de ihracat açısından büyük fırsatlar bulunuyor. Lojistik ve müşteri hizmetleri perspektifinden bakıldığında, bu yeni segmentte nasıl bir büyüme stratejisi izleyeceksiniz?
Öncelikli hedefimiz, OTC ürünlerimizi Türkiye genelinde geniş bir dağıtım ağı ile tüketicilere ulaştırmak. Bu kapsamda, eczane ve perakende satış noktalarıyla güçlü iş birlikleri kurmayı planlıyoruz. Daha sonrasında, ihracat süreçlerimizi genişleterek, ihracat pazarlarında güçlü bir konum elde etmeyi hedefliyoruz.
İNSAN KAYNAKLARI MÜDÜRÜ BİRSEN ERDOĞAN

Şirketinizde İK organizasyonunu yeniden yapılandırma ihtiyacı nasıl ortaya çıktı?
İş dünyası hızla değişirken, İnsan Kaynakları departmanımızın da bu değişime ayak uydurması gerektiğini gördük. Şirketimizin büyümesi, yeni iş modellerine adaptasyon ihtiyacı ve çalışan deneyimini iyileştirme hedeflerimiz, İK organizasyonumuzu daha stratejik hale getirme gerekliliğini doğurdu. Daha verimli süreçler oluşturmak, çalışan bağlılığını artırmak ve İK’nın şirketin geleceğine yön veren bir yapı olmasını sağlamak için bu süreci başlattık.
Yeniden yapılanma sürecinde hangi temel değişiklikleri hayata geçirdiniz?
Öncelikle, İK süreçlerimizi daha verimli hale getirmek için dijitalleşmeye ağırlık verdik. Performans yönetimi, yetenek yönetimi, izin yönetimi, işe alım ve çalışan gelişimi süreçlerini daha şeffaf ve ölçülebilir hale getiren sistemler kurduk. Ayrıca, organizasyon yapımızı çalışan deneyimini merkezine alan bir modele dönüştürdük. Ar-Ge ve Üretim departmanlarını, Ticari Mali operasyonlarını, Kalite operasyonlarını yeni bir direktörlük altında birleştirmek gibi yapısal değişiklikler de gerçekleştirdik. Bu sayede departmanlar arası iş birliğini güçlendirdik ve karar alma süreçlerini hızlandırdık.
Yeni İK yapılanmasının şirkete sağladığı somut faydalar neler oldu?
Öncelikle, çalışan memnuniyet oranımız gözle görülür şekilde arttı. Geçtiğimiz yıl yaptığımız memnuniyet anketinde, özellikle performans yönetimi, eğitim olanakları ve kariyer gelişimi alanlarında iyileşme sağladığımızı gördük. Bunun yanında, işe alım süreçlerimizi daha hızlı ve etkin hale getirdik, böylece doğru yetenekleri daha kısa sürede bünyemize katabiliyoruz. Çalışanlarımızın şirketimize olan bağlılığı arttığı için iş gücü devir oranımız da azaldı.
Gelecekte İK stratejilerinizde hangi konulara odaklanmayı planlıyorsunuz?
Çalışan deneyimini daha da iyileştirmek için yetenek yönetimi ve dijital dönüşüm alanlarına odaklanacağız. Ayrıca, sürdürülebilirlik uygulamalarımızı insan kaynakları süreçlerine entegre ederek, çalışanlarımızın iş hayatı ile özel yaşamları arasındaki dengeyi koruyacak projeler geliştirmeyi hedefliyoruz.
KANSUK RUHSATLANDIRMA MÜDÜRÜ UZM. ECZ. NURDAN HOCAOĞLU
Kansuk Ruhsatlandırma Departmanı’nın temel sorumlulukları nelerdir?

Kansuk Ruhsatlandırma Departmanı ruhsatlandırma, pazara erişim ve farmakovijilans faaliyetlerini yürütmektedir. Temel sorumlulukları konvansiyonel beşeri tıbbi ürün, biyolojik ürün, tıbbi cihaz ve biyosidal ürün sınıfları ile ilgili mevzuatları takip ederek firmayı doğru yönlendirmek, yurtiçi ve/veya yurtdışı pazarlarda yeni ürünlerin optimum sürelerde pazara erişimini sağlamak ve mevcut ruhsatların geçerliliğini korumaktır.
2025 için öncelikli konularınız nelerdir?
2025 yılı için öncelikli konularımız Kansuk tıbbi cihazları için MDR CE belgelendirme başvuru dosyalarının otoriteye sunumu, Kanzuk Pastil’in takviye edici gıda olarak tekrar piyasaya arzı, Ge-Oral markalı ürünümüze yeni aromalı formların ilavesi, yeni ürün adayları araştırmalarında ruhsat dosyalarının yeterliliklerinin değerlendirilmesi şeklindedir.
Ruhsatlandırma süreçleri ile ilgili sektörün başlıca beklentileri ve ihtiyaçları nelerdir?
Sektörün başlıca beklentisi ve ihtiyacı, mevzuat hazırlık ve güncelleme süreçlerine sektörün daha aktif olarak dahil edilmesi, mevzuatlar yayınlanmadan önce sektör ile istişare yapılmasıdır.