Birleşmiş Milletlerin “Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları” içerisinde 12.si olan “Sorumlu Üretim ve Tüketim” sağlık endüstrisinde önemli başlıklardan bir tanesi. Özellikle de endüstrinin üretim potansiyeli dikkate alınınca bu konuda yapılacak çok iş var. Ben üretim yapanlara bir bakış açısı olması için kendi tecrübelerimden yol çıkarak bir yazı yazmak istedim.
Üretim süreçlerini baştan sona sürdürülebilirlik bakış açısı ile gözden geçirmek gereklidir. Sağlık endüstrisi özellikle ilaç üretiminde fabrikaların pek çoğu sürdürülebilir üretim ve tüketimi kendilerine hedef edinmiş ve uygulamaya başlamıştır. Besin desteği, dermokozmetik ve tıbbi cihaz üretiminde de bu konunun önem kazanmaya başladığını biliyoruz.
- Enerji kaynaklarının etkin kullanımı ve sürdürülebilir enerji kullanımına geçilmesi değerlendirilmelidir. Üretim tesislerinde güneş enerjisi panelleri kullanımı değerlendirilebilir. Mümkün değilse farklı bir yerde kurulan kaynaktan sürdürülebilir enerji sağlanabilir.
- Karbon salınımı hesaplanması yapılmalıdır. Sıfır karbon hedefi ile düzenlemeler yapılmalıdır. Çalışanların karbon salınımı da hesaplanabilir. Bunun için herkesin telefonuna bir uygulama yüklenebilir.
- Üretim tesislerinde su kullanımı değerlendirilmelidir. Ayrıca farklı su kaynakları değerlendirilmelidir. Örneğin ben yönettiğim tesislerden birinde fabrikanın çatısından yağmur suyu toplama kanalları yaptırmış ve toplanan su ile bahçedeki sebzelerin sulanmasını sağlamıştık.
- Üretim tesisindeki plastik kullanımları değerlendirilmelidir. Mesela su içimi nedeniyle ortaya çıkan plastik miktarı çok yüksek olabilir. Yine yönettiğim bir fabrikada “Step2water” sistemi kullanmaya başlayarak tüm çalışanlara isimlerine özel su şişesi vermiş ve plastik su şişesi kullanımını yüzde 80 azaltmıştık. Bir kadın girişimi olan “Step2water” sistemini incelemenizi öneririm.
- Üretim tesisinde yemeklerden çıkan atıklar değerlendirilmelidir. Atık değerlendirilmesi için çıkan atıklar analiz edilmelidir. Başka bir örnek vermek gerekirse bir fabrikada yemek atıkları için kompost makinesi kurdurmuş ve buradan çıkan kompostu da bahçede gübre olarak kullanmıştık.
- Üretim tesisinin diğer atıkları da değerlendirilmelidir. Atıkların türüne göre geri dönüşüm stratejisine karar verilmelidir.
Bu örnekler çoğaltılabilir. Bu konuda yeni başlayacak olanlara bir yeşil dönüşüm danışmanlığı almalarını öneririm. Yeşil dönüşüm sadece sorumlu üretim ve tüketim ile de sınırlı değil. Toplumsal cinsiyet eşitliği, sanayi / yenilikçilik ve alt yapı gibi başlıklar da bu başlıkta yer alabilir. Yeşil dönüşüm entegrasyonu bitirildikten sonra şirketin sürdürülebilirlik raporlarının hazırlanmasına da geçilmelidir.
Bir önceki yazımda söylediğim gibi yeşil dönüşüm aynı dijital dönüşüm gibi bir şirket için önemli bir konudur. “Yeşil yakalı” olarak ifade ettiğimiz çalışanlar bu dönüşümde öncülük edeceklerdir. Şirket içinde sürdürülebilirlik stratejilerinin belirlenmesi, bunların uygulanması ve sonuçlarının takip edilerek kültüre dönüştürülmesi gereklidir. Daha fazla bilgi için bu konuları işlediğimiz www.yesildonusumplatformu.com sitemizi takip edebilirsiniz.