STRATEJİK ÜRÜN İLAÇ
Türk savunma sanayiindeki dönüşümün ilaç endüstrisi için uygun bir model olup olamayacağı konusunun tartışıldığı 15. TÜSAP Vizyon Toplantısı’nda savunma sanayini temsilen Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı Başkan Yardımcısı Dr. Celal Sami Tüfekçi yer aldı. ‘Milli teknolojiye sahip yerli üretim’ kavramının altını çizen Tüfekçi, “Ekonomiyi sağlam tutmak ve sanayiyi geliştirmek adına yerli üretim önemlidir ancak teknoloji sizinse dünyanın herhangi bir yerinde üretim yapabilirsiniz. Milli teknolojiye sahip olmak esasında yerli üretimin de önüne geçiyor” dedi.
Sağlık sektörünün liderlerini buluşturan 15. TÜSAP Vizyon Toplantısı, 4 Eylül 2020’de “Türk savunma sanayiindeki dönüşüm ilaç endüstrisi için uygun bir model olabilir mi?” başlığı ile gerçekleşti.
Kamu, Üniversite ve ilgili STK yöneticileri ve ilaç sektörü temsilcilerinin katılımı ile yapılan toplantıda, Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Üyesi ve Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı Başkan Yardımcısı Dr. Celal Sami Tüfekçi, Cumhurbaşkanlığı Bilim Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu Üyesi Dr. Osman Coşkun, Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politika Kurulu Üyeleri Hakan Yurdakul, Sağlık Bakan Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci, Sağlık Bakanlığı TİTCK Başkanı Doç. Dr. Tolga Tolunay, İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu ve TÜSAP Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sabahattin Aydın gibi sağlık sektörünün geleceğine katkı sunan önemli isimler bir araya geldi.
Türkiye İlaç Sanayi Derneği (TİSD), Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD), İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası (İEİS), Abbott, Amgen, Atabay Kimya, Eczacıbaşı Monrol, Janssen ve Sanofi’nin destek partnerleri olarak yer aldığı toplantının açılış konuşmasını TÜSAP Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sabahattin Aydın yaptı. Cumhurbaşkanlığı Sağlık Gıda Politikaları Kurulu Üyesi ve Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar’ın moderatörlüğünde gerçekleşen toplantıda Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı Başkan Yardımcısı Dr. Celal Sami Tüfekçi ana konuşmacı olarak yer aldı.
“Milli teknolojiye sahip yerli üretimin altını çizmek isterim” Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı Başkan Yardımcısı Dr. Celal Sami Tüfekçi
- TÜSAP Vizyon Toplantısında savunma sanayinin dönüşüm modelinin bir örnek olması açısından Türk savunma sanayinin gelişimini anlatan Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı Başkan Yardımcısı Dr. Celal Sami Tüfekçi, bu gelişim için tıpkı TÜSAP toplantılarında olduğu gibi ortak bir akıl platformunun oluşturulmasının yapılması gereken ilk adım olacağını vurguladı.
Milli teknolojiye sahip yerli üretimin altını çizen Tüfekçi, “Ekonomiyi sağlam tutmak ve sanayiyi geliştirmek adına yerli üretim önemlidir ancak teknoloji sizinse dünyanın herhangi bir yerinde üretim yapabilirsiniz. Milli teknolojiye sahip olmak esasında yerli üretimin de önüne geçiyor” dedi. Savunma sanayinin sektörel avantajları olduğunu dile getiren Tüfekçi, “Şunu vurgulamak isterim ki savunma sanayinin ilaç ya da sağlık sektörüne göre bir avantajı var ve bu da ürünlerin örneğin bir ilaç gibi kolay satılamamasıdır. İlacı, aşıyı ya da MR ürününü size getirip kolayca pazarlayabiliyorlar. Buralarda bir limitasyon yok. Ancak savunma ve silah ürünleri bir güç oluşturduğu için bunların satışlarında çok ciddi limitasyonlar olabiliyor” dedi.
Savunma sanayinin öncü bir rol oynamasının en etkin sebebinin karar mercii yani Savunma Sanayii İcra Komitesi olduğunu vurgulayan Tüfekçi, “Karar mercii olarak başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fuat Oktay, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve Savunma Sanayi Başkanı Prof. Tr. İsmail Demir’den oluşan güçlü bir heyet bulunmaktadır. Bu heyetle savunma sanayiindeki projelere karar verilmekte ve stratejiler onaylanmaktadır” diye konuştu.
“Özel sektörün ihracatı geliştirmesi ve artırması gerekiyor”
Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politika Kurulu Üyesi Hakan Yurdakul
Savunma sanayinin modelinin ilaç sanayine uygulanabilirliğine ilişkin birebir bir uygulamanın çok kolay ve mümkün olmayacağını belirten Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politika Kurulu Üyeleri Hakan Yurdakul, “Savunma sanayi ile ilaç sektörü arasında yapısal farklar var. Model son derece önemli. Savunma sanayinde ana yüklenici diye ASELSAN, HAVELSAN VE ROKETSAN’ın olduğu bir kavram var. Devlet orada üretimde bizatihi var ama ilaçta yok. Orada B2B türü bir satış mekanizması var ama burada çokça B2C’ye dönen bir satış mekanizması var. Savunma sanayindeki modeli ilaç sanayine uygulamak çok kolay ve mümkün değil ancak mutlaka örnek alınacak şeyler var” diye konuştu.
İlaç sektöründe Kam’unun yapması gereken en önemli iki konunun ilaç fiyatlarını maskelemek ve uluslararası ikili anlaşmalarla ilaç ihracatını artırmak olduğunu söyleyen Yurdakul, özel sektörün ihracatı geliştirmesi ve artırması gerektiğini belirtti ve ilaç ihracatında asıl görevin özel sektöre düştüğünü ifade etti.
“Özel sektörün Ar-Ge’ye pay ayırması gerekiyor”
Cumhurbaşkanlığı Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurul Üyesi Osman Coşkun
Pandemi süreciyle birlikte biyosavunma, siber güvenlik, gıda arz güvenliği, ilaç, aşı ve tıbbi cihaz gibi konularda kısa, orta ve uzun vadede bir politika oluşturulması gerektiğinin ortaya çıktığını söyleyen Cumhurbaşkanlığı Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurul Üyesi Osman Coşkun, Savunma Sanayi Başkanlığı’nın başarısının örnek alınarak sağlık alanında modellenmesinin ve Sağlık Sanayi Başkanlığı gibi oluşumun süreci hızlandıracağını dile getirdi. Türkiye’de milli gelirden Ar-Ge’ye ayrılan payın yüzde 1 gibi düşük bir oran olduğuna dikkat çeken Coşkun, başta ilaç olmak üzere özel sağlık sektörünün Ar-Ge’ye pay ayırması gerektiğini söyledi.
“Yükte hafif pahada ağır biyoteknolojik ürünlerin yerli imkanlarla üretimi önemli”
Sağlık Bakanlığı, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Doç. Dr. Tolga Tolunay
Türkiye’nin savunma sanayinde yerli imkanlarla gösterdiği başarının övünç ve umut kaynağı olduğunu dile getiren Sağlık Bakanlığı, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Doç. Dr. Tolga Tolunay, ilaç pazarı ile ilgili olarak “Ülkemiz ilaç pazarındaki durumuna bakacak olursak, ilaç ihtiyacımızın kutu bazında yüzde 90, değer bazında yüzde 50 oranında yerli olarak karşılanabildiğini görmekteyiz. Bu da yükte hafif pahada ağır olan biyoteknolojik ürünlerin kendi imkanlarımızla üretiminin çok önemli olduğunu bize göstermektedir” diye konuştu.
Yerli ilaç sektörünün gelişiminde ilaç ekosisteminin tüm paydaşların rol aldığı bir süreç olduğunu vurgulayan Tolunay, yetişmiş insan gücü konusunda sanayi ve üniversite işbirliğinin yanı sıra özellikle savunma sanayinde olduğu gibi alım garantili projeler ve proje bazlı kamu ortaklıkları gibi finansal destek modellerinin de önemli olduğuna değindi.
“Savunma sanayinde gerçekleşen atılımlar bize fikir verebilir mi!”
TÜSAP Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sabahattin Aydın
İlaç ve aşının stratejik bir ürün olduğunun altını çizen TÜSAP Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sabahattin Aydın, “Özellikle Covid-19 pandemisi esnasında ilaç ve aşının yanında koruyucu malzemelerin, test kitlerinin ve lojistiğin ne kadar stratejik ürünler ve konular olduğunu gördük. Hatta burada uluslararası ilişkiler sarsıldı, ittifaklar bozuldu, uluslararası kuruluşlar birbiri ile kavga eder hale geldi. Ülkemizde de sık sık ilaç konusunda yerlileşme, yerelleşme, milli ilaç gibi kavramlar kullanıyoruz. Bu kavramların altını ne kadar doldurabildiğimiz ya da bu kavramlardan hepimizin aynı şeyi anlayıp anlamadığı ayrı bir konu ama bu kavramları sık sık kullandığımız da bir vaka. Son zamanlarda savunma sanayimizde büyük atılımlar gerçekleşti. Bu durum stratejik bir alanda milli olarak bu atılımların gerçekleştiğini görmemiz yine stratejik bir ürün olan ilaç konusunda bize bir fikir verir mi diye ortaya atmamıza fırsat vermiş oldu” diye konuştu.