Ecz. Yusuf KÜRKÇÜOĞLU yazdı…
Eczacıların ekonomik şartlarını düzeltmek yerine yeni eczacılık fakülteleri açılmaya devam ediyor. Eczacılık fakültelerinin kontenjanları son 7 yılda yüzde 71,7 oranında artmış. 2001 yılında 8 olan eczacılık fakültesi sayısı bugün 49’a çıkmış. Ülkenin bu kadar fazla eczacıya ihtiyacı yokken hangi mantıkla yeni eczacılık fakülteleri açılıyor? Bir yetkili çıkıp bunu açıklayamıyor…
Bir yandan devlet bir yandan vakıf, bir yandan özel üniversitelerde eczacılık fakülteleri açılıyor. Türk Eczacıları Birliği (TEB) ve Tüm Eczacı İşverenleri Sendikası (TEİS) bu konu ile ilgili endişeli. Ankara Eczacı Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Mustafa Aslan ise, beş binden fazla eczacının işsiz olduğunu söyleyerek tablonun ne kadar acı olduğunu ifade ediyor adeta.
TEB Başkanı Erdoğan Çolak bakın bu konuda ne diyor: “Fakülte sayılarının artması eczacılık eğitiminin niteliksizleşmesi, mesleğimizin geleceğinin riske girmesi ve eczacılık alanında istihdam sorunlarının yaşanması noktasında kaygılarımızı artırıyor. Yeni eczacılık fakülteleri açılmamalı. Öğretim elemanı eksik, altyapısı bilimsel çalışma yapmaya uygun olmadığı halde açılmış olan eczacılık fakülteleri, bünyesinde bulundukları üniversite ve sanayi iş birliği ile Ar-Ge merkezlerine dönüştürülmeli. Böyle bir imkân bulunmaması halinde kapatılmalı. Eczacılık fakültesi kontenjanları belirlenirken ülkenin kaynakları, sektörün iş gücü ihtiyaçları göz önüne alınmalı. Kontenjanlar acilen azaltılmalı. Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda eczacılık alanına başarı sırası şartı getirilmeli ve ilk 60 bine giren öğrenciler eczacılık fakültelerine yerleştirilmeli.” TEB Başkanı Sayın Çolak bunları söylerken TEİS Başkanı Sayın Nurten Saydan da aynı endişeleri taşıyor. Saydan şunları söylüyor: “Eczacılık fakülteleri ve kontenjan sayıları çok fazla. Önümüzdeki dönem yeni mezun olacak genç eczacılar için iş bulma açısından ciddi sorunların yaşanacağı bir dönem olacak. Zira mezun olanların nerede istihdam edileceği düşünülmeden, planlanmadan açılan üniversiteler gençlerimize bir gelecek sunan kurumlar olmak yerine maalesef işsizliği öteleyen bir yapı halini almış durumdalar.” TEB ve TEİS’in bu sesine kulak verecek bir kurum çıkacak mı? Neden ardı ardına eczacılık fakültesi açıldığına bir cevap verecekler mi?
HİZMET BEDELİ
SGK ile TEB arasındaki ilaç alım ek protokolünde sözlü mutabakata varıldı. Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu ile Bölge Eczacı Odası Başkanları ve yöneticilerinin T.C.Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ve Sosyal Güvenlik Kurumu yetkilileri ile gerçekleştirdikleri görüşmede, Protokol sürecine ilişkin yapılan değerlendirme sonrasında iskonto ve reçete başı hizmet bedellerine ilişkin iskonto oranları ile reçete başı hizmet bedellerinde %20 oranında artış yapılması konusunda mutabakata varıldı. Bu eczacı için bir kazanç mı? Kesinlikle hayır. Eczane ekonomilerinin iyileşmesi ve sürdürülebilir olması için eczacı kâr oranlarının artırılması lazım. İlaç fiyatları hakkında tebliğ yeniden düzenlenmeli. Eczacıların kutu başına danışmanlık ücreti alması sağlanmalı. Yoksa eczacılar ekonomik bunalım yaşamaya devam edecektir.
TERAZİ VE TABELA
Eczacıların tabelalarını değiştirme zorunluluğu da kaldırılmalı. Bunu daha önceki yazılarımda da belirtmiştim. Yeni eczane açacak olan bir eczacı tabelasını standartlara uygun yapabilir. Ama eski eczacılar mevcut tabelalarını istedikleri zaman değiştirebilmelidir. Bir zorunluluk olmamalı. Son zamanda bir de terazi değiştirme zorunluluğu geldi. Majistral ilaçların hazırlanmasında kullanılan hassas terazilerin yenilenmesi isteniyor. Birçok eczanenin izinli terazileri olmasına rağmen eczacıların fiyatları 1.000 TL’leri aşan fiyatlarla yeni terazi almaya zorlanması birçok eczaneyi zor durumda bırakmaktadır. Ekonomik sıkıntı yaşayan eczacıları daha da sıkmayalım.